Ad Hominem – İnsan Karalama Safsatası
Merhaba dostlar bugün felsefi bir konuya değineceğim.
Ad hominem
Yani psikolojik olarak insan Karalama Sanatı ya da safsatası… ya da Kişi karalama sanatı olarak da bilinir.
Ad Hominem Nedir
“Ad Hominem” Latince bir kelimedir. Çevirisi “Kişiye” anlamına gelir.
Tartışma anında reaksiyonun, konuya değil de karşıdaki kişinin şahsına yöneltilmesidir.
Belirli bir konuda tartışırken konudaki kriterleri eleştirmek yerine, konuyu ortaya atan kişinin konuyla ilgisiz fikirlerini tartışma konusu yapmaktır.
Önermeyi eleştirmek yerine, önerme yapan kişi tartışma konusu oluyorsa bu “ad hominem” dir.
Ad Hominem konusunda bir çok çeşit karalama türü bulunur. Çeşitlere girmeyeceğim genel olarak örnekler sunayım.
Ad Hominem e örnekler:
- Patronun hakkında söylediklerini duydum. Nankör herif sen patronun o kadar ekmeğini yedin utan ulan.
- Uzaylıların varlığına mı inanıyorsun sen mal sın. 😬
- Onun dediği doğru olamaz. Çünkü o bizim partiden değil.
- Mahmut doktor olmuş öylemi… Onun doktorluğundan ne olacak ben onun küçüklüğünü bilirim malın tekiydi. 😬
Genel manada çoğumuz buna benzer yanlışlar yapmakta. Bu bilerek yapılırsa yanlış değildir kasıttır.
Eğer bilmeyerek yapılıyorsa nispeten daha zararsız olsa da bunun önüne geçmek için çabalamakta fayda var!
Misal iki kişi arasında geçen bir diyalog:
+ Bitcoini zaman zaman bilerek düşürüyorlar olum. Bence bu komplo. Bunun düşeceğini önceden kestirebilirsek düşmeden piyasadan çekilebiliriz.
– Bırak bu işleri bu saçma komplo teorinle ilgilenmiyorum bana yükselecek coin adı bul.
Diğer bir örnek:
+ Biz nasıl iş bulacağız aylak aylak geziyoz.
– İşçi bulma kurumuna başvur olum ben başvurdum.
+ Ya oradan ümidim yok benim salla.
– Ben başvurdum olum bakalım ne olacak.
+ Hadi bakalım hayırlısı.
– La ben iş buldum iş bulma kurumu bana iş verdi oh mis.
+ Çok ballısın olum haydi hayırlı olsun senin adına sevindim.
– Bak bebe yeni iş kurumuna başvuru formları dağıtıldı al bunu doldur eğer sana da çıkarsa bizim yeğen de şimdi işsiz senin referansınla işe girer güzel olur.
+ Tamam. Lan! Bana çıkmaz ama başvuracam. Ama bir dakika jeton yeni düştü nasıl yani referans ile bir başkası işe girebiliyor mu?
– Tabi olum.
+ Yani sana da mı referans hakkı vermişlerdi? Lan göt niye demedin ben de senin referansınla işe girerdim.
– Onu sen teklif edeceksin aslanım ben sana form attım sen ilgilenmedin bile.
+ Lan form ile ilgilenmememin nedeni bana çıkma ihtimali düşük diye. Ama sana çıkmış ve bu fırsattan ben bile yararlanabiliyormuşum öyle mi? Ben nereden bileyim referans ile işe alım olacağını genelde işe alımlar bireysel oluyor.
– Ya işte bilmiyorsan sorarsın.
+ Bilmediğim şeyi nasıl sorayım böyle bir ihtimali düşünmedim. Ayrıca böyle bir ihtimal varsa sen niye uyarmadın? Fırsat doğmuş haber etmemişsin be olum tam götsün ha.
– Vay beni suçluyor adama bak form olayını sana zaten ben söyledim. Söylemesem haberin yoktu. Ayrıca başkalarının kaderini ben belirleyemem. Gel işe gir mi diyeceğim? Hem çalıştıktan sonra maaşımı vereceklerinin garantisi de yoktu. Senin maaşını da vermezlerse bunun vebaline giremem.
+ Lan böyle bir ihtimal kaçmış tabi ki sitem edeceğim. Form gönderdin ilgilenmedim o ayrı bu ayrı olum anca beraber kanca beraber değil miydi başkası kim? Paramızı vermeselerdi bile beraber söver işten çıkardık.
– Çok değişik bir karaktersin bu kadar zıt bir insan olamaz. Formu sana gönderen zaten benim.
+ Fırsat ihtimalini davulla haber veriyorsun da ihtimal doğunca darbuka çalan yok.
– Sen söyleyeceksin onu da…
+ Vay be götsün olum.
Başka bir örnek:
Cem: Sesini yükseltip terbiye sınırlarını aşma.
Burhan: Sınırı aşan sensin! Arabanın pulunu halk olarak cebimizden ödüyoruz.
Cem: Lan mı?
Burhan: Evet, lan! Seni yukarı kaldırdığımız gibi aşağı indirmesini de biliriz.
Cem: Lan yok böyle bir olay.
Burhan: Lan mı?
Cem: Evet lan! Demin sen dedin ya.
Burhan: Hasta etme lan adamı.
…
Kaynaklar: https://tr.wikipedia.org/wiki/Ad_hominem