Devlet Nedir, Hükümet Nedir, Siyaset Nedir?
Merhaba canlar,
Bugün size siyasette bir şeyler anlatmaya çalışacağım.
Bu yazımda kısaca siyasetteki kirliliklere değinip, aslında olması gereken siyaseti özetle anlatacağım.
2022 senesine girerken böyle bir yazıyı yazıyor olmak benim için can sıkıcı olsa da yazacağım. Siyaseti oldum olası sevmemişimdir!
Siyaset nedir?
Öncesinde Devlet ve Hükümet kavramlarını birbirinden ayırmalısınız.
Devlet Nedir?
Devlet; bir toprak bütünlüğü içinde siyasi olarak yönetilen varlıktır.
Ülkenin işlemesi için gerekli çarklardır.
Hükümet Nedir?
Devletin görevini yerine getirmesini sağlaması için halkın seçim ile getirdiği ve devletin çarklarını yöneten siyasi insan topluluğudur.
* * *
Şu noktaya özellikle dikkat çekmek istiyorum hükümetler geçici fakat devlet kalıcıdır.
Siyaset Nedir?
Devleti yönetme biçimidir.
* * *
Ülkemiz demokrasi anlayışı ile yönetilmektedir. Adaylar belirlendikten sonra (4 senede bir) seçimin yapılmasıyla devleti kimin/kimlerin yöneteceği halk tarafından seçilir.
Seçilen yönetim devletin üst yönetim kadrolarını değiştirmekle kalmaz, genelde aşağı kadroyu da etkiler.
Burada dikkat çekmek istediğim husus şudur: Bizim için önemli olan seçilenlerin kim olduğundan ziyade ülkeyi nasıl yönettiği olmalıdır.
Seçimi kazanan siyasi topluluk, bir şekilde seçilebilir.
Seçimi bir çok faktör etkiler.
- Aday kişi size sempatik gelebilir.
- Görüşleri görüşlerinize yakın olabilir.
- Dini söylemler ile sempati kazanmış olabilir.
- Konuşması beden dili, hitap tarzı, karizmatik duruşu sizi etkileyebilir.
- Genelde aileden geçme bilgiler seçimi etkiler. (Sağ-Sol vs.)
Aday insan şirin gözükür olumsuz yanlarını halk o an görmeyebilir.
Gönül isterdi ki ülke stabil bir biçimde yönetilsin her yer güllük gülistanlık olsun. Kimse siyasetle ilgilenmesin. Ben de bu yazıyı yazmayayım!
Ülkenin nasıl yönetildiğini hangi faktörler etkiler?
İstatistik kurumu ve rakamlar. (İstatistik kurumunun yaptığı iş çok önemlidir. Bu kurumun tarafsız olması yalnızca doğruyu söylemesi gerekmektedir! Bu kurumun elemanları siyasetten bağımsız bir şekilde getirilmeli, liyakat ile işe alınmalıdır. Enflasyon oranları ve diğer hesaplamalar yapılırken bunları halka sunmalı, kriterler baz alınırken neye göre hesaplandığı televizyonda kamu spotu tadında açıkça belirtilmelidir.)
Kişi başına düşen maddi gelir. (Bu gelir, zengin fakir gözetmeksizin hesaplandığı için aradaki makas farkına bakılır. Makas giderek açılıyorsa, alt tabaka daha da fakirleşiyorsa ülke kötü yönetiliyordur. Fakirleşme; aldığımız maaşın altın ve döviz alım oranına göre de değerlendirilebilir.)
Adalet ve Hukuk ve Özgürlük. (İçerideki gazeteci ve habercilerin sayısının dünyaya oranına bakılabilir. Adaletin durumu halka tarafsız anket yapılarak da öğrenilebilir.)
Ülkeler arası ilişkiler. (Dış siyasette ülkenin menfaati gözetilerek hareket edilirken güç dengelerini gözetmek çok önemlidir.)
Medya. (Medya tarafsızlığını yitirdiyse durup bir düşünmek gerekir. A partisi iktidarda ise onu destekeyici haberler yapan medya, B partisi geldiğinde o partiyi destekler. Oysa ki gerçek haber bu değildir.)
Eğitim. (Eğitim sürekli olarak değişmemeli, bunun üzerinde bir çalışma yapılmalı ve en iyi sistem yabancı devletler incelenerek istatistiki başarıya göre baz alınıp tek seferde uygulamaya geçilmelidir.)
Üretim. (Misal ülkenin tarım üretimi istatistik bilgilerinden tutun da meteorolojik durumlar vs her etken değerlendirilip geleceğe dönük bir program çıkartılmalıdır. Misal çiftçi gübreyi pahalı buluyorsa ekinden zarar ediyorsa bunun acil önüne geçilmeli çiftçiyi küstürmeden zararını devlet karşılamalıdır. Aksi takdirde üretim azalır ve o çiftçiyi bir daha bulamayız. Bu dolaylı yoldan yurt dışına bağımlılık demektir.)
Beyin Göçü. (Zeki insanı ülkede tutmamız gerekir. Bunu iki şekilde sağlarsınız. Birincisi ülkenin refah seviyesi yerindeyse beyin göçü zaten olmaz. İkincisi Milli duygularla fakat gerçekten çabalayarak değer vererek beyin göçünün önüne geçmeye çalışmaktır. Giden gitsin kalan sağlar bizimdir anlayışı çok tehlikelidir.)
Mülteci Göçmen. (Gelişmiş ülkeler yabancı bir ülkenin vatandaşını ülkesine alırken seçer eler değerlendirir. Nitelikli insanları alır diğerlerini ülkesine sokmaz. Kendi ülkenizde işe girerken bile patron vasıfsız elemanları elemiyor mu onun gibi.)
Tasarruf. (Evinizin ekonomisini gözetirken yaptığınız alışverişlerde bile fiyata bakıp uygun olanları alırız. Kafamızda bir yol çizeriz. Devlet içinde imkan ve bolluk olsa bile gaflete düşmemeiz bu rahatlığa girmememiz için kurallara riayet etmek gerekir. Misal 1 almak yerine 2 alabiliyorsanız bu devlete %50 külfet getirecektir. Bir örnek vereyim, makam araçları olabildiğine azaltılmalı, az olanları da model olarak düşürülüp kanunda yerine göre kullanılmalıdır.)
İktidarın ve Yönetimin Meclisin Halktan Kopması. (Yönetimin halk gibi yaşaması lazımdır. Halktan kopuk yaşam biçiminde halkı değerlendirmek doğru olamaz. Maaşlar çok yüksek olmamalı, birbiri arasında farklar olmamalı, asgari ücrete endeksli oranlaştırılmalıdır. Örnek 5 asgari ücret vb.)
Neden Oy Vermeliyiz?
Yukarıda sıralamış olduğum maddeler yok olmasın diye!
Cebinize giren para ile alım gücünüz fazlalaşsın diye.
Sağlık olarak düşünürsek başımıza bir hastalık gelmesi durumunda sıkıntı çekmeden çifte standart olmadan refah ile tedavi edilmek için.
Hukukun adaletli bir şekilde sağlanması için de oy verilir. Hukuk bir kişiyi kayırırken bir kişiyi yargılamaması gerekir.
Eşitlik anlayışı için oy verilir. İhalelerde, vergi borçlarında, suçlu suçsuz ayrımında özetle kişi kayırması yapılmaması için oy verilir.
Emekli olduğunuzda aldığınız maaş size yetebilmesi için.
Siyasi Partilerden Beklentimiz Ne Olmalıdır?
Ülkenin geleceğini düşünürken aynı zamanda geçmişini koruyarak ve anlık olarak refah sağlayıcı hamleler yapmasını beklemek akıllıca olacaktır.
Oy vermek için adayın dinine bakacak olursanız, bunu kullanırlar! Din Allah ile kul arasındadır bunu kullanarak ülke yönetilmemelidir. Tabi ki de ülke yönetimine gelen kişi de dine karışmamalı, gereksiz başörtüsü namaz gibi kavramlara müdahale etmemelidir. Barışçıl dille orta yol bulunmalıdır.
Parti iyi çalışıyorsa bile çok uzun dönem iktidarda kalmamalıdır. Tarihte örnekleri çoktur güç sarhoşluğu insanoğlunu her zaman yoldan çıkartmıştır.
Yol yaptı diye partiye oy verilmez. Yol yapmak hükümetin görevidir ve bunu halktan gelen vergiler ile yapar. Bunun haricinde özel şirket yoluyla yapılanlar değerlendirilebilir artılarına eksilerine bakılır. Ülke menfaatleri yararınaysa övgüye değerdir. Yolun maliyeti bakımı geçiş ücreti vs hesaplanır. Buna göre avantajlıysa övgüye değerdir.
Yapılan işin tamamıyla kar zarar olarak değerlendirilmesi lazımdır. Özet olarak halktan gelen vergiler giderleri karşılaması gerekir bu dengeyi iyi tartmak lazımdır.
Gelen parti, gelecek olan partiye borç bırakmamalıdır. Bu keyfiyetle iktidar partisi borçlanarak her yeri yapar şirin gözükür.
10 – 50 yıllık iş programları yapılıyorsa bunu önce halkın oyuna sunmalıdırlar. Yılın büyüklüğüne göre oy oranı bu kaderi etkilemelidir.
Misal 10 yıllık programda yapılacak referandumda halkın yüzde 50 sinden fazlasının dediği olurken, 50 yıllık programa çocuklarınızın kaderi de etkileneceği için bu kararın yüzde 70-90 arası bir oyu geçmesi gerekir ki adaletli olsun.
Siyasi partilerden en basit beklenti yalan söylenmemesi dürüst olmasıdır. Siyaset genelde kirlidir ve yalan dolan içinde geçer. Doğru söyleyeni o yüzden dokuz köyden kovarlar.
Özet:
Yukarıda kurallara uymayanlar siyasi oyunlar ile kendi menfaatlerini koruyabilirler. Halk olarak bunu görmek önemlidir. Partileri takım tutar gibi tutmamak lazımdır aksi takdirde gereksiz kurulan bağ gerçekleri görmemizin önüne geçecektir. Gerçekleri gördükten sonraki kısımda A veya B partisi kim olursa olsun değiştirmek, denemek gerekir. Denenecek parti de düzen getiremiyorsa o da sorgulanır o da değişir. Siyaset genelde kirlidir menfaat işidir ve kimse babamızın oğlu değildir. Babamızın oğlu bile olsa fark etmemelidir! Kaldı ki aile düzeninin siyasete karışması zaten etik değildir. Bu baştan aşağıya torpilin önünü açar!
Düzeni tespit etmek için rakamları izleyin çünkü insan yanılır rakamlar her zaman doğruyu söyler!
Şunu da unutmamak lazımdır ki en tehlikelisi rakamların manipüle edilmesidir.
Her zaman sorun sorgulayın peşin yargılamayın. Naçizane bir şeyler anlatmaya çalıştım Hoşçakalınız efemm.