Bu mesele yılların konusudur. Niyetim konuya ayrıntılarıyla açıklık getirmektir.

Önce ön yargılarınızı bir kenara bırakın ve yazıyı sonuna kadar okuyun.

Ön yargılar konusunda şöyle bir durum var.

Ben ne yazarsam yazayım.

Siz yine bildiğinizi okuyacaksınız. Bunu bildiğimi bilmenizi isterim 😀

Buna rağmen yazıyorsam. Nedeni, yazılarımı önemseyen ve kararını ona göre şekillendiren kararsız dostlardır.

Bu konuda ne yazılırsa yazılsın insanların psikolojileri daha ağır basıyor.

Yine belirtiyorum!

Yazının sonunda aklınızda ne kalırsa kalsın. Siz yine bildiğinizi yapacaksınız 😀

Bu benim için önemli değil bu konuda tartışmanın da anlamsız olduğunu biliyorum.

En baştan anlaşalım ben ikisi arasındaki kararı çoktan verdim androidciyim!

ve IPHONE  u övecek değilim!

Ama android ciyim diye iphone u övmemek değil niyetim.

Zaten ikisi arasında iphone u seçseydim onu övecektim.

Seçseydim derken, androiden telefonlardan kullanışlı olduğunu tespit etseydim seçerdim.

Burada önemli olan ikisi arasındaki kıyaslamayı yapabilmek !

Buna göre ön yargısı olan IPHONE cular varsa yazının sonuna kadar okuyarak zahmet etmeyebilirler.

Hemen sayfayı kapatıp gidip IPHONE alabilirler. Onlara da saygı duyuyorum hayırlı olsun.

GENEL FARKLAR

Aklıma gelenlerden yazmaya başlıyorum.

BLUETOOTH YAPISI
Androidde telefonlar arası bluetooth kablosuz veri aktarımı ile dosya transferi yapabilirsiniz.
Mesela arkadaşlarınıza Mp3 paylaşabilirsiniz vs.
iPhone da ise Bluetooth ile veri aktarımı söz konusu değildir! Blutooth vardır ama kablosuz kulaklık gibi moduller için kullanılmaktadır.
Peki neden iPhone buna izin vermez derseniz. Telefonun donanım yetersizliğinden mi? Tabi ki değildir. iPhone Bu gibi dış etkenlerden transferlere kısıtlama getirmiştir.
Kısıtlamanın nedeni dışarıdan telefona girebilecek her türlü virüs veya türevinin önüne geçmek.
Ayrıca Mp3 gibi dosyaların kolayca paylaşılmasını engellemek ister. Bunun için itunes vardır o konuya girmeyeceğim iphone cular bilirler zaten 🙂
Android özgürdür kısıtlamasıdır. Bu nedenle tabi ki de virüs girme olasılığı işi bilmeyen acemi kullanıcılar için her zaman vardır!
Buna örnek vermem gerekirse. Yazın hava sıcak serinlemek için camı açıyorsunuz. Siz serinlenirken camdan sinek gelip sizi rahatsız etme ihtimali de doğuyor haliyle.
Diğer yandan camı açmıyorsunuz sıcaktan rahatsız biçimde evde oturuyorsunuz ama sinekler de kesinlikle rahatsız etmiyor 😀

YAZILIMSAL FARKLILIKLAR, GENEL HIZ FARKI VE ESKİDEN YENİYE IPHONE ve ANDORID
Bu telefonların ilk çıktığı dönemlerde iphone akıcılık açısından öndeydi.
O dönemlerde bu yazıyı yazmış olsaydım iPHONE konusunda bu kadar katı olamazdım.
Çünkü iPhone o dönem stabilite olarak o kadar ön plana geçiyordu ki
açık ara öndeydi!
Yiğidi öldür hakkını yeme!
Örnek vermek gerekirse: o dönem 1ghz işlemci 512 Ram ile iPhone menüler arasında yağ gibi akarken,
Android 2 Ghz işlemci 1-2 gb ram ile ios yapısının önüne geçemiyordu.
Telefonu gelişmiş seçenekleriyle kullanmıyorsanız önemli olan stabil olmasıdır!
Sadece alo diyen bir iş adamı android kullanırken rehberden birini aradığında, telefon arka planda farklı bir işlem yapıp takılmaya uğradığında, bu takılmanın nedeni hakkında kafa yormak gereksiz ve anlamsızdır haliyle bu adam android telefonlara sövüp i phone kullanmaya başlayacaktır. Bu gayet normaldir 😀
Fakat!
Android gelişen teknoloji ile işi öyle abarttı ki işlemcilerin çekirdek sayıları ram kapasiteleri ve arayüzdeki iyileştirmeler ile aradaki farkı kapattı!
Söyle ki; iPhone telefonların içindeki işlemcileri Amerika olarak kendisi üretmekte. Yani Çinlilere yaptırması bir kenarda dursun teknolojik altyapısını kendisi üretiyor. Yazılımı da Kendisi üretince işler değişiyor.
Örnek:Yazılım dili şöyle işliyor,
“kapının kolunu çevir ve aç” komutunu yazılımla yazmışlar.
Donanım kısmında da kapının nasıl açılacağıyla ilgili kod kümeleri eklemişler. Kapı budur kolu vardır böyle açılır diye 🙂
Bu sayede kapının nasıl açılacağını kendi biliyormuş gibi oluyor kapı yağ gibi açılıyor 😀
Biraz karışık gelebilir ama android’de işlemciyi farklı, yazılımı farklı insanlar yapıyor.
2017 itibariyle telefonlar arası ekstra bir değişim yoksa,
300-400 dolar ver üzeri telefonlar için söylüyorum stabilite açısından telefonu çok kasarak kullanmayacaksanız gözle görülür bir fark bulamazsınız!
iPhone’nun burada kazancı şu oluyor.
iPHONE da 2 ghz işlemci ile 100 işlem yaptırırken
Android dört tane 2ghz işlemci ile 100 işlem yapıyor.
Yani artık hız açısından farkeden bir şey yok!
Android işlemciyi fazla koymuş fiyatı kısmış aynı işi görmüş.
Arada muazzam fiyat farkı varken hani olur da telefon ayda bir kere takılsa ne olacak?
Kaldı ki iPHONE hiç takılmıyor mu sanıyorsunuz 😀