Zeigarnik Etkisi ve Hafızamız

Merhaba canlar,

Her başladığım iş yarım kalıyor ve bu yarım kalmışlıklardan rahatsızlık duyuyorsanız yalnız değilsiniz 🙂

Rahatsızlık duyduğunuz kısım yarım kalmış işin beyne verdiği meşguliyettir. Buna da zeigarnik etkisi denir.

Bunun etkileri öyle büyüktür ki hafızada unutkanlık, dikkatte dağınıklık, kafada karmaşaya neden olur.

Zeigarnik etkisi nedir?

En kısa tabirle; yarım kalmış işlerin, görevlerin, aşkların vs. yarım kalmış ne varsa zihinde meşguliyet yaratmasıdır. Bir etkinlik yarım kalırsa beynimiz bunu daha uzun süre hatırlama eğilimine sahiptir.

Bu psikolojik kavram Sovyet psikolog ve psikiyatr Bluma Zeigarnik tarafından 1920 yılında gittiği bir restoranda rastgele bulunmuştur.

Şöyle ki; Bir grup psikolog restorana yemeğe gitmişlerdir. Yemekler sipariş edilmiş, garsonlar siparişi not almaksızın dinlemiş ve bir süre sonra yemekleri getirmişlerdir. Yemekler yenir ve eve dönülürken Bluma Zeigarnik’in aklına şu takılmıştır. Garsonlar almış oldukları siparişleri not almadan nasıl hafızasında tutmuşlardır? Aklına takılan bu soruyu sormak için geri döner ve masaya bakan garsonu bulur. Fakat şöyle ilginç bir durum yaşanır. Garson biraz önce masaya yemek getirdiği Bluma Zeigarnik’i ve hatta getirdiği yemekleri bile hatırlamaz. Bu duruma şaşıran Bluma Zeigarnik farklı bir şeyin cevabını almak isterken o anda kendi alanıyla ilgili bir kavram keşfetmiş olur. Öyle ki, yapmış olduğu çalışmalar ve deneylerin de sonucunda bitirilmemiş etkinliklerin hafızayı meşgul ettiğini, tamamlanmış işlerin ise hafızada adeta bir sil tuşu varmışçasına beyinden silinme eğiliminde olduğunu bulur.

Aşağıda bu etkinin hayatımızdaki örneğini göreceksiniz. Bilerek veya bilmeyerek kullanılan bu teknik ile Geleceğe Dönüş filminin sonunda “to be continued…” yani “devam edecek” yazısını basmışlar. Bu durum ise filmi daha çok akıllarda bırakacak bir etki yaratmış ve ayrıca sonraki serinin çıkmasını da iple çekecer olmuşuz.

Zeigernik’in Bu Konuda Yaptığı Çalışmalar ve Deneyler:

Boncuk Deneyi: Bir grup denekten farklı renklerdeki boncukları birden çok defa belli sıralarda dizmeleri istenir. Ancak, boncuklar dizilirken Zeigarnik deneklere engel olup, dizme işini yarım bıraktırır. Her bir deneğin on beş defa dizim yaptığı bu deneyde herhangi üç boncuk dizme işi yarım bıraktırılır. Aradan belli bir zaman geçtikten sonra, deneklere, hangi boncuk dizilimlerinin akıllarında kaldığını sorduğunda, “yarım bıraktırılan boncuk dizimleri” olduğunu söylerler.

Roman Deneyi: Denekler iki gruba ayrılmaktadır. Deneyden önce birinci gruba bazı tamamlanması gereken işlerini bitirmeleri için süre vermiştir. İkinci gruba ise işlerini bitirmeleri için süre verilmemiştir. Katılımcılardan roman okumaları istenmiştir. Romanla ilgili detaylar sorulmuştur. İşlerini tamamlamaları için zaman verilen 1. grup dikkatini daha iyi toparlayarak romanı daha iyi anladığı ve detaylara hakim olduğu görülmüş. İşlerini tamamlayamayan 2. grup dikkatini toplamakta ve romanın detaylarını hatırlamakta güçlük çekmişler. Bu deneyden sonra şu anlam çıkmış: Zihnimiz yarım kalan her işle arka planda uğraşmaya devam ediyor ve bir sonraki işe geçmemiz noktasında zorlanabiliyor. Hayatımız boyunca işlerimizde nokta yerine virgül koyduğumuz her iş, ilişki, ve hatta kendimizi yetersiz gördüğümüz hususlar aklımızda meşguliyet yaratıyor.

Şimdi hayatınızdaki keşkelerin hafızamızda nasıl yer kapladığını siz düşünün! Belki de dikkatsizlik ve unutkanlığımızın sebebi de yarım bıraktıklarımız olabilir mi?

Belki de yediğimiz ay çekirdeğini bitirme eğilimimiz bu dürtülerden ileri geliyordur olamaz mı 🙂

İlginç değil mi…

Bu etkiye göre ne kadar yarım kalmışlıklarımız varsa beynimiz o kadar meşguliyet içinde gibidir. Hatta yarım kalmış aşkların unutulmaması bile (tamamen bu etkiden olmasa da) zeigarnik etkisinin bir nedeni diyebiliriz.

Ayrıca burada dikkat edilmesi gereken önemli bir husus beynimizin bir şeyleri tamamlama dürtüsüne sahip olarak çalıştığıdır!

Bu dürtü olmasaydı belki de bir işi yaparken sıkılıp başka işlere geçer, ve bu durum bizim için hayatı biraz daha karmaşık hale getirebilirdi.

Gerçi benim beynimde sanırım zeigarnik etkisinin dürtüleri daha az beni dürtüyor 🙂 aksi halde kafamın içi ve hayatım bu kadar karışık olamazdı.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

Cevabı alabilmek için E-Posta adresinizi doğru yazmaya özen gösteriniz.

css.php